Plastik endüstrisi havadaki nemden ötürü oluşan problemler, kalıplarda yoğuşma (terleme) oluşması ve nemin plastik granüller tarafından emilmesi gibi olaylardan etkilenmektedir.
Enjeksiyonla ve üfleme ile kalıplama işlemlerinde, plastisiteye kadar ısıtılmış termoplastikler kullanılır ve bu termoplastiklere kalıp yardımı ile şekil verilir. Bu işlemler sırasında, eğer ham maddede nem varsa buharlaşacaktır ve bitmiş üründe yapısal ve kozmetik kusurlara neden olacaktır.
Son ürünün kusursuz olması için ham maddelerin işlenmeden önce nemsiz olmaları gerekmektedir. Günümüzdeki plastik reçinelerin birçoğu higroskopiktir (yüksek nem soğurabilme eğilimi).
Sıralama zamanını azaltmak ve üretim hacmini arttırmak için birçok sistem soğutulmuş su kullanarak kalıpların sıcaklığı düşürülür. Genellikle kalıp ne kadar soğutulursa proses çevrimi o kadar hızlanır. Ancak, düşük kalıp sıcaklıklarında çalışmak özellikle yaz aylarında yoğuşma problemlerine neden olmaktadır. Bu durum ürünler üstünde istenmeyen lekelere neden olduğu kadar aynı zamanda pahalı kalıplara ve mil kızaklarına bakım veya değiştirme gerektirecek şekilde korozyona uğramasına neden olur.
Problem kalıp sıcaklığının arttırılmasıyla kolaylıkla giderilebilir. Ancak, bu da yüksek çevrim zamanlarına ve düşük üretim çıktılarına neden olacak olup ideal bir çözüm olamamaktadır.
Kurutucu nem alma cihazı kullanılarak çiğ noktası sıcaklığı kontrol edilebilir. Böylece yoğuşma riski olmadan düşük kalıp sıcaklıkları seçilebilir.
Kurutucu nem alma cihazları aynı zamanda pahalı kalıpları depolamak için de kullanılmaktadır. Depolamadan önce zaman harcayıp depolama öncesinde kalıbı yağlamak gerekmez. bağıl nem %45 altında tutularak kalıplar herhangi bir paslanma riski olmadan (sıcaklıktan bağımsız olarak) depolanabilir.